Koyun ve Keçi Hekimliği

İlk baskısı Türkiye’nin alanında en fazla okunan kitabı olmuş yayın.

Veteriner Hekimlikte son dönemde öne çıkan kavramlardan biri de, Türe Has Eğitim şeklindeki yaklaşımdır. Veteriner Hekimliği eğitimi veren Fakültelerimizde de bu anlamda bir yapılanmanın olması konusunda tartışmalar devam etmekte; bazı eğitim kurumlarımız bu yönde müfredatlarını güncellemektedir. Gerçekten de öğrenim süreci içerisindeki meslektaşlarımızın ileriye dönük olarak hangi alanda çalışacaklarını belirlemeleri ve bu alanda daha yoğun bir bilgi birikimine sahip olmaları öncelikli hedefleri olmalıdır.

Ülkemiz açısından son derece önemli olan bu alanda çalışan, hizmet üreten meslektaşlarımıza bu konuda kapsamlı bir eserin kazandırılması, güncel bilgilerin aktarılması da elbette biz akademisyenlerin bir sorumluluğu niteliğindedir. "Koyun ve Keçi Hekimliği” kitabı alanında gerçekten söz sahibi olan ve kendi konularında uzman akademisyenlerin/meslektaşlarımızın katılımıyla hazırlandı. Yoğun bir çalışma temposu içerisinde ve titiz bir çalışmayla konular ele alındı ve yazıldı. Mümkün olduğunca güncel bilgiler, hem klinisyen meslektaşlarımıza yönelik pratik yaklaşımlarla; hem de eğitim hayatındaki öğrencilerimize yönelik olarak sunuldu. Bu alandaki bilimsel boşluğu da dolduracak önemli çok okunan bir yayın olmuştur.

Koyun ve Keçi Hekimliği Kitabımızın Birinci Baskısı 2017 yılında yapıldı. Meslektaşlarımızda ve Öğrencilerimizde yoğun bir ilgi oluştu. Bu şekliyle tamamlanan Birinci Baskının ardından Kitabın 2. Baskısı hazırlandı. İçerik olarak mevcut bilgiler kontrol edildi ve gerekli düzeltmeler ve güncellemeler yapıldı. Diğer taraftan 2.Baskı için Beş yeni Bölüm daha eklenerek, Kitabın kapsamı genişletildi. 

Tamamen Yenilenen ve güncellenen yeni baskının özellikleri:

• Eser 26 Bölümden oluşacak şekilde hazırlandı.
• Genel kapsamı itibariyle; ülkemizdeki koyun ve keçi ırkları; klinik tanıda son derece önemli olan biyokimyasal parametreler ve bunların pratik anlamda yorumlanmaları ile fizyolojik parametreler ve değerlendirmeler; sistemlere göre iç hastalıkları ve sağaltım uygulamaları; anestezi, analjezi, ötanazi; üreme ve reprodüksiyon bozuklukları ile tedavileri; beslenme bozuklukları; meydana gelebilecek zehirlenmeler ve sağaltım uygulamaları; paraziter hastalıklar ve sağaltım uygulamaları; aşılama programları; işletme ekonomisi; embriyo transferi; klinik tanı; örnek vakalar ayrı başlıklar halinde sunuldu. Hastalıklara ilişkin değerlendirmeler; hastalığın tanımı, klinik bulguları, tanı ve sağaltımları şeklinde yapıldı.
• Sağaltımda kullanılacak ilaçlar konusunda mümkün olduğunca örnek reçeteler de yine bu eser içerisinde verildi. Bununla birlikte reçete yazımında hastanın bir bütün olarak değerlendirilmesi öncelikle düşünüldüğü için; örnek reçete yazımı her hastalık için mümkün olmadı. Diğer taraftan koyun ve keçilerde kullanılabilecek ilaçlar da bir bütün halinde tablolar şeklinde sunuldu.
• Kitap bütünlüğü içerisinde mümkün olduğunca dil birlikteliği sağlanmaya çalışıldı; ancak multidisipliner bir çalışma olması, farklı birimlerden öğretim üyelerinin bir araya gelmesi nedeniyle özellikle ilaç isimlerinin yazımında yazarlar kendi bilim dallarının alışkanlıkları ve gelenekleri itibariyle orijinal isimleri de kullanma durumunda kaldılar. Bu durum elbette bilimsel anlamda bir yanlışlık değil; ancak Kitapta bir farklılık olarak yer aldı.